Prof. Dr. Canan Karatay, sağlıkla ilgili ezber bozan açıklamalarıyla bilinen bir uzmandır. Son olarak, halsizlik sorunuyla başa çıkma konusunda önemli bir uyarıda bulundu. Karatay, "Pilim bitti" diyerek yaşadıkları halsizlikle başa çıkmak isteyenlere içsel ve fiziksel stresten uzak durmalarını önerdi. İçsel stres kadar fiziksel strese de dikkat çekti ve "Deli danalar gibi koşarsak, 8 saat tenis oynarsak halsizlik olur" dedi.

Karatay, sadece fiziksel aktivitenin değil, içsel stresin de insanları halsiz bırakabileceğine vurgu yaptı. Kronik ve akut yorgunluğa özellikle dikkat çekti ve bu sorunun COVID-19 geçirenlerde daha sık yaşandığını belirtti. İşte detaylar..

PROF. DR. CANAN KARATAY SAĞLIKLA İLGİLİ EZBER BOZAN AÇIKLAMALAR YAPTI

Sağlıklı beslenme konusunda da önemli açıklamalar yapan Karatay, halsizlik sorununun çoğu zaman eksik veya dengesiz beslenme alışkanlıklarından kaynaklandığını söyledi. Sağlıklı bir diyetin, enerji seviyelerini artırabileceğini ve halsizliği önleyebileceğini vurguladı.

Karatay'ın uyarıları, insanların yaşam tarzlarını ve beslenme alışkanlıklarını gözden geçirmeleri gerektiğini gösteriyor. Halsizlik sorunu, modern yaşamın getirdiği içsel ve fiziksel streslerle sık sık ilişkilendirilir. Bu nedenle, düzenli bir yaşam tarzı, dengeli beslenme, yeterli uyku ve stresten uzak durma önemlidir.

Ayrıca, COVID-19 gibi bazı hastalıkların da yorgunluk ve halsizlik gibi semptomlara neden olabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, kronik halsizlik yaşayan kişilerin bir sağlık profesyoneliyle iletişime geçmeleri ve gerekli testleri yaptırmaları önemlidir.

Prof. Dr. Canan Karatay'ın bu uyarıları, halsizlik sorunuyla mücadele edenler için önemli bir rehber olabilir. Sağlıklı bir yaşam tarzı ve dengeli beslenme, enerji seviyelerini artırabilir ve insanları daha enerjik ve zinde tutabilir.

Prof. Dr. Canan Karatay, halsizlik konusunda dikkat çeken açıklamalarda bulundu ve bu sorunun nedenlerini ele aldı. İç hastalıkları uzmanı olarak tanınan Karatay, insanların sık sık yaşadığı halsizlik sorununu anlamak ve önlemek için bazı önerilerde bulundu.

Karatay, halsizliğin temel nedenlerinden birinin stres olduğunu vurguladı. Gün içinde farkında olmadan yaşadığımız kaygılar, endişeler, psişik bozukluklar ve uykusuzluğun halsizliğe yol açabileceğini belirtti. Ayrıca, minerallerin, özellikle magnezyum ve potasyumun eksikliğinin de halsizlik sorununa neden olabileceğine dikkat çekti. Karatay, susuzluğun da halsizliğe etki eden bir faktör olduğunu söyledi.

Enfeksiyonlar ve ateşli hastalıkların da geçici halsizliğe yol açabileceğini belirten Karatay, ancak hastalık iyileştikçe bu halsizliğin ortadan kalktığını ifade etti.

Karatay, "Pilimizi şarj etmemiz lazım" ifadesiyle, halsizliğin önlenmesinin şarj etmekten daha kolay olduğunu söyledi. Bu nedenle, stresten ve hastalıklardan uzak durmanın önemine vurgu yaptı. Ayrıca, kullanılan ilaçların halsizliğe neden olabileceğini belirtti.

İçsel stresin de önemli bir faktör olduğunu dile getiren Karatay, isteksizlik, içe kapanma ve işyerindeki zorlayıcı durumlar gibi içsel stres kaynaklarının halsizliği artırabileceğini ifade etti.

Fiziksel aktivitenin de halsizliğe neden olabileceğine dikkat çeken Karatay, aşırı egzersiz yapmanın ve enerji harcamanın halsizlik sorununa yol açabileceğini belirtti. Bu nedenle, aşırı fiziksel stresten uzak durmanın önemli olduğunu vurguladı.

Son olarak, gece uyku sorunu yaşayan kişilere düzenli uykunun önemini hatırlattı ve halsizlikle mücadelede iyi bir uyku düzeninin yardımcı olabileceğini söyledi.

Prof. Dr. Canan Karatay'ın bu önerileri, halsizlik sorunuyla başa çıkmak isteyenler için önemli bir rehber olabilir. Sağlıklı bir yaşam tarzı, dengeli beslenme ve stresten uzak durma, halsizlik sorununu önlemenin anahtarlarından biri olarak öne çıkıyor.

Uyku ve kronik kabızlıkla ilgili dikkat çekici önerilerde bulunan bir uzmanın açıklamalarına göre, yatak odalarının düzeni ve alışkanlıklarımız halsizlik üzerinde önemli bir etkiye sahip.

Uzman, yatak odasının sade tutulması gerektiğini ifade etti. Yatmadan önce odada televizyon, telefon ve şarj aletlerinin bulunmamasını önerdi. Ayrıca, odanın mümkün olduğunca karanlık olmasının uykunun kalitesini artırabileceğini belirtti. Gürültüden kaçınılması gerektiğine de değindi.

Uyku düzeninin önemine vurgu yapan uzman, her gece aynı saatte yatmanın alışkanlık haline getirilmesini tavsiye etti. Bu alışkanlığın, uyku kalitesini artırabileceğini belirtti. Yatak odasında rahatlatıcı aktivitelerin yapılmasını teşvik etti. Örneğin, güzel bir müzik dinlemek veya kitap okumak uykuya yardımcı olabilirken, telefon veya tablet kullanımının uykuyu kaçırabileceğini ve siniri bozabileceğini ifade etti.

Kronik kabızlık konusuna da dikkat çeken uzman, bu durumun vücutta olumsuz etkilere yol açabileceğini söyledi. Kronik kabızlığın bağırsak florasını bozabileceğini ve bağışıklık sistemini zayıflatabileceğini belirtti. Bu nedenle, düzenli ve sağlıklı bir sindirim sistemi için lifli besinler tüketmenin önemli olduğunu vurguladı. Su içmenin ve düzenli tuvalete gitmenin de kabızlık sorununu azaltabileceğini ifade etti.

Uzmanın önerileri, daha iyi bir uyku düzeni sağlamak ve kronik kabızlığı önlemek isteyenler için faydalı bilgiler içeriyor. Yatak odasının sade ve rahatlatıcı bir ortam olması, elektronik cihazların kullanımının kısıtlanması ve düzenli bir uyku saatine sahip olunması, halsizlik sorununu azaltmada yardımcı olabilir. Ayrıca, sağlıklı bir sindirim sistemi için beslenme alışkanlıklarına dikkat etmek ve yeterince su içmek önemlidir. Bu öneriler, enerjik ve dinç bir yaşam sürdürmek isteyenler için önemli bir rehber niteliğindedir.